Bir Ömür Hizmetle
Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Sadat-ı kiramın büyüklerinden Hace Abdülhâlık Gucdüvânî hazretleri zamanında ilim ehli bir genç vardı. Şeyh hazretlerini çarşıda elinde bir şeyler taşırken gördü. İçinde bu muhterem zata hizmet etme iştiyakı belirdi. Hemen yetişip “Hace, müsaade edin ben taşıyayım” dedi. Şeyh Abdülhâlık Gucdüvânî (k.s) tebessüm etti sonra da elindekini verdi. Hace akşam yemeği için et satın almıştı. Hazret önde genç arkada yürüdüler. İltifat ya da herhangi bir konuşma da olmadı. Eti teslim alırken Hace “Pişince yemeğe gelirsin” dedi merhametle. Genç, “İnşallah” deyip oradan ayrıldı. Ancak içi içine sığmadı. Onun mübarek yüzünü, tebessümünü, şefkatli sesini aklından çıkaramadı. Bu ahval içinde dakikalar bir türlü geçmedi. Sonunda vakit tamam oldu. Yemeğe geldi. O zahiren yemek, bâtınen ise şeyhin hizmetine talip olmak için gelmişti. Hace Abdülhâlık Gucdüvânî hazretleri gence nazar etti. Halini ve samimiyetini anladı. Şöyle buyurdu: “(Artık) sen bizim evladımızsın.” Sonra da ona tarikat dersi verdi. Bu genç ileride Hace Evliya-i Kebir namıyla onun dört büyük halifesinden biri oldu.
Tabakat türü bir eserde rastladığım bu hatıra İslam tarihindeki sayısız hizmet menkıbesinden sadece biri. Küçük olarak değerlendirilebilecek nice hizmetin ne derece büyük hayırlara vesile olabileceğinin güzel bir örneği. Bu seçkin zatların gönlüne girmenin yolunu da açık bir şekilde gösteriyor.
Bu ay Serhend dergisinde Hak Yolunda Hizmet konusunu işledik. Ailemiz, akrabalarımız, mahallemiz, güzel ülkemiz ve âlem-i İslam için hizmete o kadar ihtiyaç var ki… “Birini ateşte görseniz ne yaparsınız? Yardım edersiniz, değil mi? Ümmet ateş içinde!” diyen, “Hizmet yoksa himmet yok” buyuran, kendileri de gece ve gündüz hizmet eden mana sultanlarının ardında bir ömür çalışmak lazım. Zaten böyle dehşetli bir zamanda yerimizde durmak bizlere yaraşmasa gerek. Ayın konusu dışında derginin satır aralarında hizmet vurgusu dikkatinizi çekecektir. Zira dert de çare de ortak. Allah Teâlâ bu dergimizi hizmet şevkine vesile eylesin.
Haziran sayımızda buluşmak duasıyla…
Selim Uğur